top of page

Bebeğimle Yeniden Doğuyorum 😊 ...

Güncelleme tarihi: 20 May 2023

Onu ilk kez çubuğun ortasındaki beyaz zemin üzerinde, ikinci çizginin de kırmızılaşmaya başladığında görürsün.

Çift çizgiii !!! 😊 Tebrikleeer !


Kalbinin ritmi heyecandan değişmeye, ellerin titremeye, yüzünün ifadesi bir o kadar şaşkınken bir o kadar da "biliyordum" havası almaya başlar.


Belki bekliyorsundur onu, belki de henüz hesaplanmamıştır. Her iki ihtimalde de o sana çok güzel bir sürpriz olmuştur. Elin istemsizce karnına gider ve onu o an, o dakika hemen sahiplenirsin.


Ağzından tek bir kelime çıkar , "BEBEĞİMMM..."


Heyecanlı bir maratona girersiniz tek bir bedende. Onun minik kalbi atmaya başladığında senin de kalbin hem onun için hem de kendin için atmaya başlar. Onu hem bedeninde hem de kalbinde büyütmeye başlarsın. İnişli çıkışlı, ağlamaklı gülmekli, bol hareketli ve tekmeli ... vs. sürecin ardından bir gün çıkar gelir. Kucağına verilir.


Pekiiii şimdi ne olacak? Evet, doğru duydunuz. Şimdi ne olacak?


Kucağımıza verilen mucize varlığa nasıl bir anne olacağız?

Bu soruyu yakın geleceğe kadar toplumumuzda çoğu anne sormadı, soramadı.


En kıymetlimizi bir birey olarak değil de kendimizin bir uzantısı olarak görüp ona göre mi davranacağız?

Yaşayamadığımız çocukluğumuzu, henüz ulaşamadığımız hayallerimizi, elde edemediğimiz başarılarımızı -ben yapamadım, o yapsın bakış açısıyla- onun minik omuzlarına yükleyerek bireyselleşmesinin önünde büyük bir engel mi teşkil edeceğiz?


Onda kendi yetersizliğimizi ve duygularımızı tatmin etme çabasına girerek onun üzerinden doyum sağlamaya mı çalışacağız?


Annesi olarak kendi duygusal ihtiyaçlarımızı karşılamak için -farkında olmadan- çocuğumuzu mu kullanacağız?

Yoksaaa onu bir birey olarak görüp gelişim serüveninde ona rehberlik mi yapacağız?


Çocuğumuza kendi gibi olmasına izin vererek her zaman, her haliyle onun yanında olabilen sığınılacak güvenli bir liman olabilecek miyiz?


Yıllaaar yıllar öncesinden günümüze kadar gelen "Yemedim yedirdim, içmedim içirdim, giymedim giydirdim, senin için saçımı süpürge yaptım, sen iste canımı bile veririm..."

gibi söylemlerle anneliğimizin aslında ona bir lütuf olduğunu mu hissettireceğiz yoksa onun sayesinde anne olduğumuzu hissettirerek anneliğin tadını çıkarmaya mı çalışacağız?


Atalarımızdan öğrendiğimiz gibi bir anne mi olacağız yoksa büyüklerimizin anneliğini beğenmediysek tam tersi tutum ve davranış sergileyen bir anne olmayı mı seçeceğiz?


Kucağımıza alıp koklamalara doyamadığımız yavrumuzu, ömrü boyunca kimseyle karşılaştırma yapmayan, kendine özgü gelişim sürecine saygı gösteren, kabiliyetleri ve ilgisi yönünde gelişmesine destek olan, onu aktif dinleyen, anlayan, onunla konuşan, koşulsuz seven bir anne olabilecek miyiz?


Bu sorularımdaki amacım henüz çocuk düşünen anne adaylarını ya da düşünme faslını geçip, yavrusunu karnında taşıyan değerli annelerimizi bu düşüncelerinden ya da şu anki durumlarından vazgeçirerek ülke ve dünya nüfusunu düşürmeye çalışmak değil.😊


Amacım, nasıl daha kaliteli yeni nesil bir ebeveyn olabiliriz, sorusuyla önce kendimi sonra da bu yazıya denk gelen değerli anneleri ve anne adaylarını biraz düşünmeye sevk etmek😊


HAYDİ,HEP BİRLİKTE EN KIYMETLİLERİMİZLE YENİDEN DOĞMAYA VAR MISINIZ?💞💞💞



YAZAR : Zümrüdüanka

TARİH. : Eylül 2022



Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentários


bottom of page